STORIES for CHILDREN by Sister Farida(www.wol-children.net) |
|
Home عربي |
Home -- Turkish -- Perform a PLAY -- 106 (The last stop 6) This page in: -- Albanian -- Arabic? -- Armenian -- Aymara -- Azeri -- Bengali -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- Farsi -- French -- Fulfulde -- German -- Greek -- Guarani -- Hebrew -- Hindi -- Indonesian -- Italian -- Japanese -- Kazakh -- Korean -- Kyrgyz -- Macedonian -- Malayalam? -- Platt (Low German) -- Portuguese -- Punjabi -- Quechua -- Romanian -- Russian -- Serbian -- Slovene -- Spanish-AM -- Spanish-ES -- Swedish -- Swiss German? -- Tamil -- TURKISH -- Ukrainian -- Urdu -- Uzbek
TİYATRO OYUNLARI -- bu oyunları başka çocuklara oyna!
Çocukların oynaması için tiyatro oyunları
106. Son Durak 6Park yapılmaz – yol ver – sağa dönülmez – çıkmaz sokak – sola tehlikeli viraj – dur! Eğer trafik işaretleri olmasaydı şehirlerde trafik alt üst olurdu. Uyulması gereken kuralları gösteren levhalar olmasaydı büyük bir karmaşa çıkardı. Kalabalık bir halk çölde ilerliyordu. O zamanlar bugünkü gibi caddeler ve yollar yoktu. Ama onlara yol gösteren biri vardı. Tanrı onlara bir bulut sütunu içinde yol gösteriyordu. Tanrı onları Mısır’daki kölelikten kurtarıp yeni bir ülkeye götürüyordu. Kim Tanrı gibi sadece iyi yollarda götürür? Bulut sütunu durduğunda oturup dinleniyorlardı. Bulut hareket ettiğinde halk da kalkıp yürümeye başlıyordu. Bulut sütunu geceleri ateş sütunu olup yollarını aydınlatıyordu. Kim Tanrı kadar iyi yönlendirebilir? İsrailli erkek: “Bulut durdu. Burada çadırlarımızı kurabiliriz.” İsrailli kadın: “Kızıldeniz’in kıyısında, ne güzel!” Çocuk: “Yüzmeye gidebilir miyiz?” İsrailli erkek: “Ben... ben... doğru görmüyorum galiba. Arkana bak!” İsrailli kadın: “Gözlerime inanamıyorum. Geliyorlar!” İsrailli erkek: “Mısırlılar bizi takip etmişler. Şimdi mahvolduk!” İsrailli kadın: “Musa, neden bizi bu korkunç çöle getirdin?” Musa: “Korkmayın. Kim bizim Tanrımız gibi olabilir? O bizi kurtaracak.” Birden bire bulut sütunu İsrailliler’le Mısırlılar’ın arasına geçti. Düşmanların olduğu taraf kapkaranlıktı. İsrailliler’in olduğu taraf ise aydınlıktı. Kim Tanrı gibi yardım edebilir? O’nun için hiçbir şey imkansız değildir. Tanrı Musa’ya bir değnek vermişti. Musa onu Kızıldeniz’in üstüne tuttu. (su çağıldaması sesi) İsraili erkek: “Mucize! Şuraya bakın! Koca denizin ortasında kuru bir yol.” İsrailli kadın: “Sular sağda ve solda duvar gibi duruyor. Tanrı bunu bizim için mi yaptı? Kim Tanrı gibi böyle mucizeler yapabilir?” Bu olay gerçekten yaşandı. Denizin ortasında kuru bir yol vardı. Herkes bu yoldan geçerek karşı kıyıya ulaştı. 1.Mısırlı: “Peşlerinden gidin! Denizin ortasındaki bu yol bizim için.” 2.Mısırlı: “Arabaların tekerlekleri battı, hareket edemiyoruz. Mahvolduk! Tanrı bize karşı savaşıyor.” Bunlar Mısırlı’nın son sözleri oldu. O anda iki yandan da sular üzerlerine boşalmaya başladı. Mısırlılar’ın hepsi sular altında kaldılar. İsrailliler: “Kurtulduk! Kurtulduk! Tanrımız Rab düşmanımızı yendi.” Sevinçle Tanrı’ya şükran ilahileri söylediler. Konuşan kişiler: Anlatıcı, çocuk, iki İsrailli (kadın ve erkek), Musa, iki Mısırlı © Copyright: CEF Germany |